Çok seviyorum ben nisanı.. Yazı getiriyor ya ondan olabilir.. Kasvetli havalardan kurtuluyoruz sanırım..
İlk blog yazmaya başladığımda da aylardan nisandı.. Demekk ki bahar bana ilham veriyor :)
Dün kıyaftelerimi odamı düzelttim.. Birkaç krem yardımıyla ufak bakımlar yaptım kendime.. Duş aldım.. Saçımı düzleştirdim uzun bir aradan sonra.. :) Ertesi sabah işe ne giyeceğimi ayarladım akşamdan.. Sadece kendimle ilgilendim.. Bi kıpırtı vardı içimde.. Demek bahar geldiğindenmiş bu heyecan,tabi yarın haftasonuna girmeninde katkısı var malum :)
Bu haftasonu anneme temizlik için söz verdim.. Tabi ki sabah erkenden,öğleden sonra gezebilmek için :)Yarın sabah beni çamaşır suyu ve bez bekler.. :)))
Şuan istediğim tek şey farklı bir hayat.. Daha dinamik,daha eğlenceli,daha farklı yani..
Yeni bir iş istiyorum bir kere.. İş konusunda zaten malum bir firmada çok uzun zaman duramıyorum :) Nedense bi süre geçtikten sonra bana çok yetersiz geliyor yaptığım iş.. Kendime birşey katamıyorum gibi geliyor.. Halbuki çok gencim ve kendimi yetiştirmem gerek ama iş imkanı lazım tabi..
Sonra dinamiklik istiyorum hayatımda.. Karşımda hep olgun insanlar var.. Kendimi olgunlaşmaya başlamış hissediyorum ve bu durum hiç hoşuma gitmiyor.. Her ne kadar dışarıdan ciddi gözüksemde içimde çocuk gibi bir insan var aslında.. Ama son zamanlarda hayat derdine düşmüşken o çocuk bayadır uyuyor gibime geliyor..
Eğlence desen hiç yok. Ama nasıl bir eğlence tabi.. Çok şükür ailem ve nişanlım ile gayet eğleniyorum ama üni hayatındaki gibi canlı müzikler,arkadaş çevresi,oyunlar vs.. hiç yok.. Yemin ediyorum şu an en çok özlediğim batak oynamak :) ama yok işte..
Peygamber efendimiz (SAV) demiştir ki birisi öldüğünde akrabaları cenaze işleriyle meşgul iken,son derece güzel bir kişi gelir mevtanın başının yanında durur... Kefenlendiğinde kefen ile merhumun göğsü arasına girer. Definden sonra herkes evine döner. Münker ve Nekir adlı iki özel melek gelir, öleni kişisel mahremiyet içerisinde imanı hakkında sorgulayabilmek üzere göğsünde duran güzel kişiyi ayırmaya çalışır. Güzel kişi der ki “O benim refakatim, O benim dostumdur, hiçbir şekilde Onu yalnız bırakmam. Eğer siz sorgulama için görevlendirildiyseniz,görevinizi yapınız. Onun cennete girmesini kabul ettirinceye kadar terk edemem.'' Sonra ölmüş arkadaşına döner der ki, “Ben, bazen yüksek sesle bazen de kısık sesle okuduğun Kur’anım. Endişe etme, Münker ve Nekirin sorgusundan sonra üzüntü duymayacaksın.''
Sorgulama bitince güzel kişi Onun için Meleul Aladan (semadaki meleklerden) misk kokusuyla bezenmiş bir döşek hazırlar. Allahın Resulu (SAV) demiştir ki: *Hesap gününde ne bir Peygamber, ne de bir melek, Allahın indinde Kur’andan daha imtiyazlı bir şefaatçi olamayacaktır.
Diyete başladığımı yazmıştım ama tabi ki lafta kalmadı :) Çünkü 5 ay kadar bi vaktim kaldı.. Eski formuma ulaşmam lazım :(
Aslında öle sıkıcı diyet listeleri gibi sıkı bir diyet yapmıyorum,yapamam da zaten.. Sadece hayatımdan en'leri çıkardım. En sevdiğim yemek pilav.. Yerken en mutlu hissettiğim pastalar.. :) Falan filan..
Birde en önemlisi akşam yemiyorum. Yani sadece çorba ve salata..
Fakat yapamadığım en önemli birşey var hareket :( Bütün gün işte oturuyorum. Evet vücut olarak yorulmuyorum fakat kafa yorgunluğu inanılmaz bitkin düşürüyor. Birde demir eksikliği olunca tabi ;) Hareket falan olmuyor. Bu yüzden istediğim gibi hızlı kilo veremiyorum.. :( Biraz tez canlıyım ya :)
Sürekli tartı üzerindeyim ve aynen aşağıdaki gibi :))))
Düğün hazırlıkları devam ederken.. Çok fazla vakit ayıramayacağımı düşündüğüm,fakat benim için çok önemli olan düğün müziklerini seçme görevini,bunu en iyi yapabilecek kişi olduğunu düşündüğüm için Cicim'e verdim :)
Kendisi derin araştırmalarda,panik olmuş bir halde.. :)
Bana bisürü liste hazırlamış ama daha net karar veremediği için bana sunmadı.
Sadece tek bir şarkıya karar vermiş BABA İLE DANS müziği..
Şarkıyı ilk dinlediğimde çok sevdim,evet kesinlikle bu dedim.. Geçtiğimiz hafta sözlerini de okuyup bir taraftan dinlerken ağlarken buldum kendimi.. Bir baba kızına yazmış bu şarkıyı,nasıl ağlanmaz.. Her ne kadar babalar erkek çocuk ister deseler de,çok iyi biliyorum ki bir kız çocuğu baba için dünyadaki en değerli varlık. Onun minik prensesi :) Düğün günümde,gelinlikle,hayatımdaki ilk erkek ile,BABAM ile dans ederken ne durumda olacağım tahmin bile edemiyorum.. Çok harika bir seçim olmuş,saol Cicim..
İşte o müthiş sözler ve şarkı..
Şimdi sana dair herşeyi kaybettim.. Yeni bir şeye başlamak istediğini söylüyorsun ve kalbimi kırıyor terkedişin.. Bebeğim üzülüyorum, ama ayrılmak istiyorsan kendine iyi bak.. Umarım dayanacak bir sürü güzel şeyin olur, ama sonra bir çok güzel şey kötüye dönebilir..
Bebeğim, bebeğim, bu vahşi bir dünya, çok zor sadece bir gülümsemeyle geçmek.. Bebeğim, bebeğim, bu vahşi bir dünya..
Seni hep bir kız çocuğu gibi hatırlayacağım..
Biliyorsun ne çok gördüm dünyanın yapabileceklerini, ve bu kalbimi kırıyor yine, çünkü seni asla üzgün bir kız olarak görmek istemem.. Kötü bir kız olma, ama ayrılmak istiyorsan kendine iyi bak.. Umarım bir çok iyi dostun olur oralarda, ama pek çok kötünün olduğunu da hatırla ve dikkatli ol..
Bebeğim seni seviyorum.. Umarım bir çok iyi dostun olur oralarda, ama pek çok kötünün olduğunu da hatırla ve dikkatli ol..
Sabah evden çıkarken bu akşam direk eve gidip uyuycam dedim. Ama içimde ki bahar aşkının gözü kör olsun :) İşten çıktık tam resimde durduğum yerde servisi beklerken bide baktım ki bahar gelmiş.. Ay canım nasıl sahile inmek istedi.. ne güzel bir havadır bu uzun bir kışdan sonra.. Tabiki mehtapla kendimizi sahilde bulduk :) bide dondurma krizimizin tutması ve dondurma arayıpda bulamamamız yazın daha gelmediğini hatırlattı :)
